Herhangi bir aktivite, zihinsel veya fiziksel düzlem, hareketsizlik, iletişime fizyolojik değişiklikler eşlik eder. Nöronların, diğer nörotransmiterlerin aktivitesinin aktivasyonuna ve başkalarının baskısına yol açan, impulsları birbirlerine iletmesi sonucu oluşurlar. Böyle karmaşık bir fizyolojik sürece duygusal bir tezahür denir.
Stenik ve Asteni Duygular
Duyguların temel amacı duygularımızı yansıtmaktır. Ek olarak, vücudun yaşamsal aktivitesini etkiler. Bu temelde, duygular stenik ve astenik olarak ayrılır.
Stenik duygular da, vücudun yaşamsal aktivitesini arttırdığı için aktif olarak adlandırılır. Asteni duygular pasif olarak adlandırılır, çünkü vücutta meydana gelen önemli yaşamsal süreçleri azaltır ve önlerler.
Stenik duygular arasında sevinç, zevk, zevk, zevk bulunur. Bu duygunun seyri sırasında kişi, önemli organların ve beynin daha iyi beslenmesini sağlayan küçük kan damarlarını genişletir. Olumlu duygular, bir kişinin daha enerjik, aktif hale gelmesine izin verir. Adam hareket etmek, gülmek, gesticulate, iletişim kurmak istiyor. Zihinsel ve fiziksel aktiviteyi geliştirir, standart olmayan çözümler akla gelir.
Asteni duygular - üzüntü, üzüntü. Tüm süreçler steni duygular ile olan şeyin tam tersidir. Kan damarları daralır, kişi yüzer, genel sağlık durumu kötüleşir, bir soğukluk, nefes darlığı, şiddetli uyuşukluk vardır. Hiçbir şey yapma arzusu yok, apati ortaya çıkıyor, üretkenlik azalıyor. Uzun süreli astenik duygularla, vücuttaki tüm yaşam süreçleri engellenir, iç organların ve cildin beslenmesi kötüleşir.
Bundan da anlaşılacağı gibi, stenik ve astenik duygular sadece insan ruhunu değil, aynı zamanda sağlığını da etkiler. Bu nedenle tüm hastalıkların sinirlerden kaynaklandığı söylenir. Sağlığını ve gençliğini uzatmak için, stenik olanların sayısını arttırmak ve astenik duygu ve duyguların sayısını azaltmak gerekir.