Modern dünyada, “ruh” terimi hem bir metafor olarak hem de “ bireyin iç dünyası”, “ruhsal” ın eşanlamı biçiminde kullanılır. Her zaman psikoloji tarihinde ortaya çıkan ana kavram olan ruhtur.
İnsan ruhunun psikolojisi
İnsan ruhu, özgür iradenin doğduğu bir varlıktır. Heraclitus bile dünya düzeninde özel bir yer tuttuğunu iddia etti, çünkü bu dünyadaki her şeyin başlangıcını harekete geçiriyor.
Eğer psikoloji bağlamında “ruh” kavramından söz edersek, o zaman, başlamak için, psişenin evriminin iki aşamasını ele almalıyız:
- İlki, ruhsallığın birincil formlarının doğuşu ile başladı. Bu aşamanın son dönemi, bir tür biyolojik evrime işaret eden yeni bir zihinsel örgütlenişin ortaya çıkmasıdır.
- İkinci aşama, bir kültür devrimi olarak karakterize edilir, sonuçta bir kişi iç huzuru kazanır, kendi "ben" ini gerçekleştirir. Bu aşamanın başlangıcı, bireyin çevredeki dünya ile olan etkileşimlerinin karmaşıklığından kaynaklanmaktadır. İnsan ruhunun ortaya çıkışının ikinci döneminin sonucu olarak, her insan varlığını bir kültür ortamında başlatır. Bu iç özelliklerinin tezahürüne neden olur. Belirli bir eylemin performansını motive eden içsel uyaranlarla ifade edilirler. Sonuç olarak, bu kişinin özgür iradeye sahip olduğunu, yani seçme hakkına sahip olduğunu gösterir. Özgür irade kaynağı ruhtur.
Dolayısıyla, psikoloji psikolojiyi, kendi içinde organize etme ve kendi içinde, doğanın karşıtı olan bileşenlerden çeşitli etkileşimlerden oluşan eksiksiz bir sistem oluşturma yeteneği olan bir tür zihinsel eğitim olarak adlandırır.
Hem kadın hem de erkek ruhun psikolojisi, her bireyin yaşamının gerçekliğidir. İnsanın etrafındaki dünyayla etkileşimini sağlayan ruhtur.